Çınar kadar

Saklamaya ne hacet, ne de gerek var.
Öylesine yorgunum ki...

Keşke okumasaydım;
İnsanın tarihini,
Şavaşın tarihini,
Aşkın tarihini,
Bilmeseydim, Tarihin hepsinde tekerrür ettiğini.

Savaşı bağıran bağırıyor,
1000 yıl 100 yıl 10 yıl evvelki gibi.
-Dinliyorlar.

Direnişi haykıran haykırıyor.
1000 yıl 100 yıl 10 yıl evvelki gibi.
-Dinliyorlar.

Aşkı haykıranlar var.
-Duyulmuyorlar.
Direnenle, savaşan arasında kayboluyorlar.
Sonra bir bakmışın, bir kitabın arasında bir şiirdeler
Suskun bir Çınar ağacı gibi sessiz ama ihtişamlı..

Savaşanla, direnen; yer değiştiyor sonra
Sanki herşey bir oyun, bir köşe kapmaca.
Direnende savaş çığlığı
Direnişi kırmaya çalışan savaşçıda direniş nidaları.
Başlıyor haykırışlar yeniden, yeniden, yeniden
Tıpkı 1000 yıl, tıpkı 100 yıl, tıpkı 10 yıl evveli olduğu gibi,
Aynı sesler, aynı nakaratlarla.

200 yıllık çınar ağacının altındayım.
200 yıldır yaşıyor, topsuz, tüfeksiz, kavgasız
Yaşam almıyor, yaşam veriyor.
Suskun.
Elimi yaslamışım gövdesine,
karıncaları parmaklarıma dokunuyor,
hızla benden kaçıyor, çınarın kuru kabuğunda yükselip kayboluyor.
İnsana bulaşmıyorlar
Utanıyorum.

...
Her ses, hep aynı
Yöntem hep aynı her tarafın kalabalığında.
Hiç yaşanmamış şeyler gibi gördüğüm tekerrür dolu hayatlar.
...
"Umutsuz" falan değilim.
Yapayalnızım, sessizim "Yaşıyorum" bir başıma.
Avucuma bulaşmış şu "Ulu Çınar" kadar.

Bahadır Üge

Kategori : Şiir -  Tarihi : 17/12/2015

Tüm hakları Bahadır Üge'ye aittir. Adı belirtilmeden kullanılmaz. © Bahadır Üge

Çınar kadar - Bahadır Üge
Çınar kadar - Bahadır Üge


Değerli yorumlarınız benim için önemlidir..